11 Ekim 2012 Perşembe

SEN DİLENCİSİN


Bir derviş, köşede sessizce dua etmekteymiş. Uzaktan zengin bir tüccar, dervişi izlemeye başlamış. Dervişin bu kendini adamışlığı ve yüzündeki huzur çok dikkatini çekmiş. Dervişin yanına yaklaşmış. Derviş'e bir kese altın sunmuş.
"Bu altını Allah rızası için kullanacağını biliyorum. Lütfen altını al." demiş.
Derviş:
"Bir dakika. Senden bu altını almam adil mi onu öğrenmeliyim. Sen varlıklı biri misin? Evde daha altının var mı?" demiş.
Tüccar:
"Tabii ki evde en az 1000 adet altınım daha var, alabilirsin." demiş.
Derviş:
"1000 tane daha altının olmasını ister misin?" diye sormuş.
Tüccar:
" Niye olmasın tabii ki. Her gün daha çok para kazanabilmek için çalışıyorum." demiş.
Derviş:
"Yani elindekilere rağmen, 1000 tane daha altının olmasını istiyorsun."
Tüccar:
"Kesinlikle. Ben her gün daha çok para kazanabilmek için dua ederim." demiş.
Derviş tüccarın kendisine uzattığı paraları elinin tersiyle itmiş.
"Özür dilerim. Senin altınlarını kabul edemem. Zengin bir adam bir dilencinin parasını kabul edemez."
Tüccar sinirlenmiş.
"Sen nasıl bana dilenci, kendine de varlıklı dersin?"
Derviş sakin sakin:
"Ben varlıklıyım, çünkü Allahın her sunduğu bana mutluluk veriyor, şükran duyuyorum. Sen dilencisin çünkü ne kadar çok şeye sahip olsan da bu seni tatmin etmiyor ve Allah'a daha çok, daha çok diye yalvarıyorsun..."




Alıntı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder