Gökyüzündeki her varlık onların sevgisini kıskanırmış...Ama biri varmış ki; bulut ve yıldızın ayrılmalarını yürekten istiyormuş. Hemde yıldızın en yakın arkadaşı olmasına rağmen...
Bulut biraz safmış, kimseyi kıramazmış.Yıldız ise bulut için elinden gelen herseyi yapabilir, herkese meydan okuyabilirmiş. Zaten onun icin bir bulut,birde cok sevdiği dostu peri varmış. Bir derdi olduğunda gider periye anlatırmış. Ama nerden bilebilirmiş ki perinin birgün bunların hepsini yıldızla bulutun ayrılmaları icin koz olarak kullanacağını?
Birgün nazar değmiş bulutla yıldıza. Hiç yoktan bir sebepten tartışmışlar. Bulut çekip gitmiş hatalı olmasına rağmen. Yıldızsa " Nasılsa bulutum beni sever. Dönecektir! " diye hiçbirşey yapmamış " Döner geri! " diye düşünmüş.
Fakat hiçbir şey beklediği gibi gitmemiş.bulut dönmemiş.Kimbilir belkide cesaret edememiş dönmeye."Herseyin bitmesini göze alamam " diye düşünmüş.
Ancak ortada tek bir gerçek varmış ki
Ertesi gün yıldız olanları en yakın dostu periye anlatmış. Periyse göstermelik bir hüzne bürünmüş. Çünkü eline büyük bir fırsat geçmiş. Artık hayatı boyunca kıskandığı kişiye karşı kozları varmış elinde. O kişi en yakın dostu yıldız olmasına rağmen
Bulutun yanına gitmiş ve yıldızın artık onu sevmediğini söylemiş. Bulutsa üzülmüş
Yıldız günlerce beklemiş bulutun gelmesini, ondan af dilemesini ama... Bulut gelmemiş.
Birgün yıldız bulutun yanına gidip konuşmaya karar vermiş. Gece yola çıkmış. Ama
Çok üzülmüs yıldız ve dönmüş arkasını,çaresiz gitmiş. Bu acıyla yavaş yavaş sönmeye başlamış. Günler geçmiş yıldız sönmüş ışık veremez olmuş.
Bulutsa artık ne eskisi kadar pembe, ne de o kadar kadifeymiş. Yıldız ilk zamanlar herşey'den vazgeçmiş,hayata küsmüş. Ama kolay pes etmezmiş. Kısa bir süre sonra hayatıyla ilgili o önemli kararı vermiş. O güne kadar hiç görmediği güneşin yanına gidecekmis.Ve biraz daha ışık isteyecekmiş ondan...
Çok geçmeden
İşte o gün bu gündür yıldız dünyaya

Alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder