10 Aralık 2013 Salı

'Tut elimden ALLAH'ım, Tut ki, edemem Sensiz...'

ALLAH'ım
Kayıyorum, tökezliyorum, düşüyorum...
 Yolumu kaybediyorum dünya çıkmazdında..
Yerim burası değil biliyorum, yine de kanıyorum...
Yanıyorum...
Ey yerlerin ve göklerin ve ikisi arasındakilerin Rabbi,

 ben'im Rabbim..
Ellerimi Senden başka uzatacak kimsem yok,
kime uzatsam açıkta kalıyor bir parçam,

 kime dönsem yüzümü yönler
kayboluyor. İki adım sonrası yar, üç adım sonrası mechul..
Sana getirecek sokaklar çıkmaza dönüyor.
ben girince;ben girince Sen gidiyor musun?

Rabbim, çaresizliğimi bileli çok olmadı...
Çok olmadı eşiğine kapanıp gözyaşı dökmeyi isteyeli...
Olmuyor ALLAH'ım.. Bir şeyLer hep eksik
kalıyor. Sana gelirken, 

Sana gelmekten başka yolum olmadığını bilerek,
gelirken.. Bir şeyler eksik..

 Güzergâhım engebeli..Issız..
Düşsem tutan olmayacak..

 Yorgun başımı dayasam bir dağa,
üzerimden yol geçecek. 

Kimse görmeyecek beni Rabbim.
Kimse kimsenin derdi değil, benim Rabbim Sensin..
Atarsan beni tutacak yok, bırakırsan düşerim...

Ben Cümlelere küçük harfle başlayıp, 
büyük harfle bitirmeyi marifet sanan zavallı..
Oysa nokta koymayı bile bilmiyorken...
Ve sadece

lüzumsuz ne varsa, ne varsa zayi ettiren, 
yiyip bitiren ne varsa onu
seçen.. Düşüp düşüp düşerken... 

Hep düşerken uslanmadan yine de
düşmeyi tercih eden...
Nefisperest...
Ben...
Uyandır beni rehavetimden.. 

Günahkârım,
 utanç içinde kızarıyor yanaklarım huzurunda..
Senden başka kapım yok...
Gidecek kimse yok, kalakalıyorum karanlıklarda...
'ALLAH'ım...'
Yaratan, rızık veren, yol gösteren... 

Rahmetini kimseden esirgemeyen
Rabbim.. Düşe kalka kanamışken, yitmişken.. 

bitmişken..
 Senin sözlerin yetişiyor imdadıma:
' Duanız olmazsa ne ehemmiyetiniz var'
Ama öyle ağır ki omuzlarım, 

öyle ağırlaşmış ki parmaklarım;
 ellerimi semâya döndüremiyorum... 
Ellerim kızarıyor.. Kalbim kanıyor.. 
Aciz, gafil, günahkar gözlerim utanıyor...
'Ya beni istemezse.?' diye
çırpınırken sözlerim...
Yine Sen yetişiyorsun imdâdıma..
Kimim var ki zaten, Senden başka..

'Bana dua edin, icâbet edeyim'
Sana, sana güvenerek geliyorum ALLAH'ım... 

'Beni bırakma, uçurumlara..'
'tut ki... Edemem Sensiz'
yer Senin, gök Senin ben Senin yollar Senin...

Bana en yakın bildiklerim Senin...
Sen istemezsen kime giderim?
 Düşsem kim tutar elimden? 
Kim sarar yaralarımı?
Rabbim gözyaşlarım kupkuru

ama yüreğim ıslak Rabbim..
Ağlayamadığım için utanıyorum, 

günâhlarımı dökemediğim için...
Ağırlığımı taşıyamıyor
güçsüz bedenim, belim bükük bu yüzden...

Sırtımda hata kamburum...
Alnımda gaflet çizgileri...

Yüzüme bakılası değil...
Ama senden başka kimim var benim?

 Kime giderim?...
'Tut elimden ALLAH'ım, Tut ki, edemem Sensiz...'

                                                                    Alıntı

ANLADIM

Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını, kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,Kendi yolumu çizdiğimde anladım..
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak, dinleyerek değil...

Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde anladım...
Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,çok acıttığında anladım..
Fakat, hakedermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terkettiğinde anladım...
Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememek mi,gerçekten pişman olduğumda anladım...
Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymiş,sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,

yüreğimde sevgi bulduğumda anladım.
Sevgi emekmiş,emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş..."

bunları yaşadığımda anladım...




Alıntı

9 Aralık 2013 Pazartesi

ALLAHIM YARDIM ET

 Şimdi bir tek derdim var  İyi insan olmak Allahım sana yalvarıyorum bana  yardım et.İçimdeki kötülükleri,vesveseleri,fesatlıkları al iyi düşünmemi sağla ferahlık ver içime Allahım korkuyorum beni bana bırakma... 




8 Aralık 2013 Pazar

NEREYE BU GİDİŞ


Hey yolcu nereden gelir nereye gidersin? Koşuyorsan dur, durmuş isen otur ve düşün nereye bu gidiş? Hayata geldin geleli ne yapmak istedin, neler yaptın. Kendi istediklerini mi yoksa başkalarının istediklerini mi yaptın? Kendinde misin, kendi hayatını mı yaşıyorsun yoksa başkalarının hayatını mı… Sen gerçekten sen olan sen misin yoksa başkalarının olmanı istediği sen misin?

Toplum denen kavramın neresindesin? Toplumda sana ayrılan değerin farkında mısın ve bu değeri senin oluşturabileceğinin farkına vardın mı? Eğer cevabın evet ise bu farkındalığın neresindesin? Cevabın hayır ise şimdi ayağa kalk silkin ve kendine gel. 









Alıntı

7 Aralık 2013 Cumartesi

ŞÜKÜRLER OLSUN



Ben,sağlıklı, zinde ve şanslı olduğum için şükrediyorum..
Ben herkese güvendiğim güvenilir olduğum ve kendime güvendiğim için şükrediyorum!
Ben, gücümü sevgiden aldığım için şükrediyorum!
Ben, duygularımı sevgi ile ifade edebildiğim için şükrediyorum!
Ben, sevgi dolu olduğum için şükrediyorum!
Bu kadar çok sevildiğim için şükrediyorum...
Ben, kendi değerime sahip çıktığım ve her şeyin bir çaresini bulduğum için şükrediyorum!
Ben, her halimle var olduğum için şükrediyorum...
Pırıl pırıl parlayan ışıgım için şükrediyorum... 

Koruyup sahip çıkan eşim için şükrediyorum...

Canımdan çok sevdiğim yavrularım var şükrediyorum...
(Akıllım,Papatyam,İlkgözagrım,Küçügüm)


Allahın izniyle gelecek olan minigim için şükrediyorum...

Sıcak, rahat ve huzurlu yuvam oldugu için şükrediyorum...

ALLAH ' ım tüm bunlar ve daha fazlası için sana sonsuz şükürler olsun!









Alıntı

21 Kasım 2013 Perşembe

28 Eylül 2013 Cumartesi

Kız çocukları her zaman çok özeldir

Evliliklerinin ilk gününde 
kadın ve kocası kapıyı kimseye açmamaya karar verip anlaştılar.

İlk olarak o gün damadın anne ve babası evli çiftleri görmeye geldi,
kapının hemen ardındaydılar.

Kadın ve kocası birbirlerine baktılar,
adam kapıyı açmak istedi ama eşi ile yaptığı anlaşma gereği kapıyı açmadı,
böylece anne babası daha fazla beklemeyip gittiler.
Aynı gün içerisinde bir süre sonra,
gelinin ailesi geldi.
Eşler anlaşmaya rağmen birbirlerine baktılar.
Gelin gözyaşları içerisinde,
bunu yapamam diye fısıldayıp kapıyı açtı.

Eşi hiçbir şey söylemedi.
Yıllar sonra 4 oğlan çocuğunun ardından
5. olarak kız çocukları dünyaya geldi.
Baba yeni doğan kız çocuğu için büyük bir kutlama yapmayı planladı ve tüm tanıdıklarını davet etti.
Sonra o gece eşi kocasına diğer dört çocuğa böyle bir kutlama yapmadığı halde neden bu sefer böylesine bir kutlama yapmak istediğini sordu.

Eşi basit bir yanıt verdi; çünkü yalnızca kızım bana kapıyı açacak...




Alıntı

20 Eylül 2013 Cuma

YÜREĞİMİ KORKAK BÜYÜTMEDİM


BASİT Biri Değilim..

Gözlerimi Kanatırcasına Ağladığım Gecelerim de Var,Kahkahalara Sarılmış Anılarım da..

 Herkes Kadar DERTLİ, Bazılarından FAKİR, Çoğundan ZENGİNİM..
Küfemde Taşıdığım Hayallerim, Söylenecek Şarkılarım, Paylaşılacak,
Dostluklarım Var.. Bilmeyene Sevmeyi Öğretecek Kadar Büyük Bir KALBİM,
Gidene Beddua Edemeyen DİLİM Var..
 Yüreğimi Korkak Büyütmedim..
 Kaybettiklerim, Dağıttığım Servetimdir!...
 Kırılgan bir çocuğum ben Yüreğim cam kırığı
 Bütün duygulardan önce Öğrendim ayrılığı
 Saldırgan diyorlar bana Oysa kırılganım ben
Gözyaşlarım mücevher Saklıyorum herkesten
Ürküyorlar gözümdeki ateşten Ürküyorlar dilimdeki zehirden  Ürküyorlar o dur durak bilmeyen

Gözü kara cesaretimden Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum, Bir yanı çılgın dağ doruğu.
 Oysa böyle yapmasam ben Nasıl korurum içimdeki çocuğu?

 Bir yanım çılgın nar ağacı Bir yanım buz sarayı...



                                                                       Alıntı



12 Eylül 2013 Perşembe

MÜJDE

Allahım sen çok büyüksün bugün - SAAT-12:19:33 - gönderdiğin habere şükürler olsun.Papatyamla,ilkgözagrımın bebegi olacak.
Allahım saglıkla kucağımıza almayı nasibet inşallah...

    

11 Eylül 2013 Çarşamba

MUTLULUK ARAYIŞLAR

Nedir diye sorulduğunda mutluluk kişiden kişiye değişiyor. Kimine göre sağlık, kimi insanimiza  sevdikleri ile birlikte olmak, bazi insanimiza  seyahat etmek, bazisina para, kimine göre bir gülümseme, kimine göre bir kaç tatlı sözcük…  Kimimiz mutluluğumuzun farkındayız, kimimiz ise arayış içinde. Öyle ki arayış içinde olduğumuzun bile farkında değiliz.Bence mutluluğun bir tarifi yok. Mutluluk insanın içinde.’’ Şimdi durup dururken kendimi neden her zamankinden daha iyi hissedeyim ?’’ demeyin. Mutlu olmamanız için bir neden yok. Mutlu olmayı istediğiniz zaman ilk adımı atmış olursunuz  Her zaman her durumun daha iyisi ve daha kötüsü mevcuttur. Önemli olan,  içinde bulunduğumuz şartlarda mutlu olmayı öğrenmektir.Geriye bakıp düşünün ve aklınıza güzel anılarınızı getirin.Düşünürken bile yüzünüzde gülümseme beliren anılarınızı ve yüzünüzdeki bu gülümsemeyi hiç kaybetmeyin. Mutluluğu içinize sindirin. İçinde bulunduğunuz anın tadını çıkarın. Yarın için yaşayarak ömrünüzü geçirmeyin. Bugünü yaşamazsanız o mutlu yarınlar hiç gelmez. Hep yarınları bekleyerek geçer bu güzel günleriniz.
En önemli an: Şu an
En önemli yer : Şu anda bulunduğumuz yer
En önemli kişi : Şu anda iletişimde bulunduğumuz kişidir.
Her sabah kalktığınızda derin bir nefes alın ve ‘’bu sabah da yatağımdan kalktım ve bugünü yaşama şansı verildi’’ diye düşünün, o günün tadını çıkarın. Atın içinizden kasveti, olumsuz ne varsa. Varolmuş mutluluğu aramayin, içinizde hissedin. Bu sizin için daha kolay olacak.
Unutmayın sadece bir hayatımız var ve tekrarı olmayacak. Şu anda bu yazıyı okuyabilecek durumdaysanız mutlu olmamanız için hiç bir neden yok demektir...




Bu yazı Alıntıdır..



25 Ağustos 2013 Pazar

İLKGÖZAĞRIM EVLENDİ

Aylardır ilk defa giriyorum bloguma çok heyecanlıyım niyeyse sanki takip ediliyorum da neysee bu arada çok güzel şeyler oldu ilkgözağrım evlendi 11 ağustos da  hemde benim doğum günümde ömrümün sonuna kadar en güzel hediye bana inşallah çok mutlu olurlar bir yastıkda mutlu huzurlu saglıklı yaşarlar hayırlı evlatları olur...
(kına 8 agustos' da oldu unutmayalım diye not)
Bugünlük bu kadar inşallah en kısa zamanda tekrar burda olmak dilegiyle...